Gülmek, belki de hep en büyük ilaç gibi görünse de aslında ağlamanın daha rahatlatıcı bir etkisi olduğunu söylememiz gerek.
Çevrenizden duyduğunuz “ağla, rahatlarsın” sözünün gerçekten de bir anlamı var!
Ağlama, genellikle derin duygusal bir etkileşim sonucu ortaya çıkar.
Günlük yaşamda çoğu kişi, karşılaştığı negatif duyguları çoğu zaman inkâr etme veya görmezden gelme gibi başa çıkma mekanizmaları kullanarak içselleştirir. Ancak bu biriken duygular zamanla insanı psikolojik olarak sınırlarına getirir ve bu noktada ağlama, duygusal yükün boşaltılmasına yardımcı olur.
Ağlama, bu yoğun duyguların serbest kalmasına ve psikolojik olarak rahatlama sağlanmasına katkıda bulunuyor.
Beynin amigdala bölgesi, bu eylemin başlangıcında önemli bir rol oynuyor.
Amigdala, duygusal tepkilerin düzenlenmesinde kritik bir rol oynar ve duygusal uyaranlara tepki olarak hipotalamusu aktive eder. Bu aktivasyon, gözyaşı üretimi, kalp atışlarında ve solunumda artış gibi fizyolojik değişikliklere yol açar.
Aynı zamanda hipotalamus, vücuttaki hormon dengesini de düzenliyor. Ağlama sırasında hipotalamus, endorfin salgılanmasını artırarak mutluluk hissi yaratırken stresle ilişkilendirilen kortizol seviyelerini düşürüyor.
Stres altındayken hormon salınımını artırıyor.
Konuyla ilgili yapılan çalışmalar, gözyaşının yapısında stres hormonlarına rastlandığını doğruluyor. Yani ağladığımızda stres hormonları, vücudumuzdan uzaklaşıyor ve rahatlamış hissediyoruz.
Aynı zamanda ağrı sinyallerinin beyne ulaşmasını engelleyerek bünyede ruhsuz bir sakinliğin oluşmasına katkı sağlıyor. Böylece ağladıktan sonra insan, kendini çok rahatlamış hissediyor.
Nefes alışverişleriniz de yavaşlıyor değil mi?
Bunun da sebebi ağlamanın kan basıncını düşürmesiyle alakalı. İşte tüm bu sebepler bir araya gelerek ortaya ruhsuz bir sakinliği çıkarıyor ve biz de ağladıktan sonra çok rahatlamış hissediyoruz.
Ağlamanın sadece bize faydası var sanmayın. Cambridge Üniversitesi tarafından yapılan bir çalışma, düzenli olarak ağlayan kişilerin empati yeteneklerinin ve sosyal becerilerinin daha yüksek olduğunu da ortaya koydu.
Kısaca, ağlamak güzeldir.
